Sayfa Sayısı: 500
Dili: Türkçe
Yayınevi: Everest Yayınları
"Hep güçlü olmak zorunda kalmamız ne yorucu..."
Kumral Ada Mavi Tuna, Buket
Uzuner’in 1997 yılında yayınlanan ve Kuzguncuk’ta geçen bir romanı. Bu kitap,
Buket Uzuner’in ilk okuduğum kitabıydı, en sevdiğim kitaplardan biri oldu. Kitabın
en sevdiğim özelliklerinden birisi de İstanbul’da geçmesi ve yazarın şehri
gerçekten çok güzel tasvir etmiş olması. Okurken sanki anlatılan yere gitmişim
gibi hissettirdi çok kez. Romanda birçok gönderme bulunuyor; bunlardan en çok
göze çarpanı romanın başkarakterlerinden Ada’nın annesi, babası ve dayısı
Pervin Gökay, Süreyya Mercan ve Şair Doğan Gökay karakterlerinin gerçek hayatta
Çolpan İlhan, Sadri Alışık ve Attila İlhan’ı işaret ediyor olması. Ayrıca Ada’nın
Tuna’ya “Mabel” diye hitap etmesi, Baylan Pastanesi’ni çok sevmeleri gibi
özellikler de kitaba çok güzel bir doku katıyor. Bu yazımda sizlere bu
göndermelerden bahsetmek istiyorum. Baylan Pastanesi’ni, Mabel’i ve Sadri
Alışık, Çolpan İlhan ve Attila İlhan'ı anlatacağım.
Baylan Pastanesi
Baylan,
seksen yedi yıllık bir geçmişe sahip bir pastane. İlk şubesi 1923’te, Beyoğlu’nda
açılan Baylan’ın kurulduğundaki adı “L’orient”dir ve açıldığından bu yana hiç
kapanmayarak İstanbul’un en eski pastanesi olmuştur. Kurucusunun adı Filip
Lenas’tır ve pastaneyi kuzeni Yorgi Kiriçi ile açmıştır. İkinci şubesi kuruluşundan
yalnız iki sene sonra, 1925’te Karaköy’de açılan Baylan; üçüncü şubesi olan ve
şu anda da açık olan Kadıköy şubesini 1961’de açar. Daha sonradan ne yazık ki
Beyoğlu ve Karaköy şubeleri kapanan Baylan, 1992’den sonra sadece Kadıköy
şubesiyle hizmet verir. Kurucusu Filip Lenas’ın oğlu ve aynı zamanda Baylan’ın
en ünlü ürünlerinden olan “Kup Griye”nin mucidi Harry Lenas tarafından 2009’da Altınmarka’ya
devredildikten sonra da 2010 yılında Bebek şubesi açılır. Baylan, 1950’li ve 60’lı
yıllarda sanatçılar tarafından sevilen, oldukça popüler bir pastanedir. Attila
İlhan, Behçet Necatigil, Fazıl Hüsnü Dağlarca, Haldun Taner, Cemal Süreya ve
Orhan Kemal gibi birçok ünlü edebiyatçının da çokça gittiği Baylan, günümüzde
de eski dokusunu koruyarak çokça müdavime sahiptir.
Kitapta bolca bahsi geçen “Kup
Griye”ye biraz değinmek gerektiğini düşünüyorum. Kup Griye, 1954 yılında Filip
Lenas’ın büyük oğlu Harry Lenas tarafından icat edilmiş. Günümüzde Avrupa’nın
bazı pastanelerinde “Coupe Baylan” adıyla da satılan Kup Griye, karamelli
ve vanilyalı dondurma, krem şanti, balbadem ve karamel sosundan oluşur. Tarifi
senelerdir değiştirilmemiş olan Kup Griye, neredeyse Baylan’ın kendisi kadar
ünlüdür.
Mabel Çikolata
Mabel
Çikolata’yı bilmeyeniniz yoktur; mesela ben küçükken fırınlarda ve
kuruyemişçilerde, kasanın yanındaki küçük bir kutuda üstünde Mabel’in Arap
kızlı sakızlarından ve şemsiye çikolatalarından satılırdı. Artık eskisi kadar
çok göremesem de İstanbul’da Karaköy, Nişantaşı ve Suadiye’deki şubeleri
duruyor. Sakızı kadar bin bir çeşit çikolatasıyla da ünlü Mabel’in adı kitapta
sürekli geçiyor çünkü Ada, ilk tanıştıkları günden beri Tuna’ya aralarında “Mabel”
diye hitap ediyor. Mabel, 1947’den beri var. “Mabel” dendiğinde akla gelen ilk
şey Arap kızlı sakızı olsa da çikolatalarının da çok müdavimi var. Özellikle
bal bademli, Hindistan cevizli ve fıstıklı çikolataları çok seviliyor.
Çolpan İlhan
8 Ağustos 1936’da İzmir’de doğan İlhan, Kandilli Kız Lisesi
mezunudur. İstanbul Belediye Konservatuvarı Tiyatro bölümü ve Devlet Güzel
Sanatlar Akademisi Resim Bölümü’nü de bitiren sanatçı, akademideki
arkadaşlarıyla “Akademi Tiyatrosu” isminde bir tiyatro grubu kurmuştur. 1957
yılında Kamelyalı Kadın adlı filmin başrolünde oynayan İlhan, aynı senede Münir
Özkul ve Uğur Başaran ile ilk profesyonel tiyatro oyununu “Sevgili Gölge”yle
oynadı. Üç sezon boyunca “Küçük Sahne”de oynayan Çolpan İlhan, bu grubun
dağılmasıyla birlikte Oda Tiyatrosu’nda Tersine Dönen Şemsiye adlı oyunda yer
aldı. Daha sonraları Kent Oyuncuları’yla birlikte Güner Sümer’in “Yarın
Cumartesi” adlı oyunda oynadı; Kenter kardeşler ile de “Baharın Sesi”, “Nalınlar”
ve “Aptal Kız”da yer alan İlhan, oğlu Kerem Alışık’ın doğması ile tiyatroya bir
süreliğine ara verdi. 1960’lı yılların ortasında tiyatroya sinema filmleriyle
geri dönüş yaptı ve 1970’lerin sonuna kadar 300’e yakın filmde oynadı.
Sonrasında moda çizimleri yapmaya odaklanan İlhan’ın İstanbul Nişantaşı’nda bir
moda evi vardır.
Sadri Alışık
Attila İlhan
Sadri Alışık
Sadri
Alışık, 5 Mart 1925 tarihinde İstanbul’da doğdu. Asıl adı Sadrettin’di ancak
ailesi onu “Sadri” diye çağırırdı. Çok küçük yaşlardan itibaren tiyatroya
ilgili olan Alışık, İstanbul Erkek Lisesi mezunudur. Oturdukları semtte bulunan
Cağaloğlu Halk Evi’ne giden sanatçı, sonrasında sinemaya atıldı. 1945 yılında
Günahsızlar, 1959 yılında ise Yalnızlar Rıhtımı adlı filmlerde rol aldı ve eşi
Çolpan İlhan’la da bu film sayesinde tanıştı. Evlendikten birkaç yıl sonra ise
oğlu Kerem Alışık doğdu. Alışık’ın, yakın arkadaşı Ayhan Işık’ın vefatının
ardından önceden de var olan alkol bağımlılığı arttı ve bu sebepten ortaya
çıkan karaciğer yetmezliğinin tedavisi için Amerika’ya gitti. Tedavisinin
ardından Türkiye’ye geri döndüğünde pozitif, yaşam enerjisiyle dolu birçok
karaktere can veren Alışık, beş yüzden fazla filmde rol aldı. En son
canlandırdığı karakter “Yengeç Sepeti” adlı dizideki baba olan Alışık, 18 Mart
1995 günü de yaşamını yitirdi.
Attila İlhan
Attila
İlhan, 1925 yılında İzmir, Menemen’de dünyaya geldi. İstanbul Üniversitesi
Hukuk Fakültesi’ndeki eğitimini yarıda bıraktı. Altı yıl boyunca aralıklarla
Paris’te yaşadı. Gazete ve dergilerde çalışan İlhan, Demokrat İzmir Gazetesi
genel yayın müdürlüğü ve başyazarlığı yaptı. Sonrasında Ankara’da Bilgi
Yayınevi’nin danışmanlığını yaptı (1973-1980) ve bu sırada çeşitli gazetelerde
köşe yazarlığı yapmaya devam etti (1968’den itibaren Yeni Ortam, Dünya,
Milliyet, Söz, Güneş, Meydan) ve 1950’li
yıllarda Vatan Gazetesinde sinema eleştirmenliği yaptı. Yelken ve Sanat Olayı
adlı dergilerin yönetimini üstlendi. Sonrasında senaryo yazarlığına başlayan
Attila İlhan, senaryolarını yazarken “Ali Kaptanoğlu” adını kullandı. Yalnızlar
Rıhtımı, Ateşten Damlalar, Rıfat Diye Biri gibi altı filmin ve beş televizyon
dizisiyle bir televizyon filminin senaryosunu yazdı.
İlk
şiiri “Balıkçı Türküsü”, 1941 yılında Yeni Edebiyat gazetesinde çıktı. İlk
düzyazısı “Kültürümüz Üzerine Düşünceler” ise 1944 yılında Balıkesir’de
yayımlanan Türk Dili gazetesinde çıktı. 1946 CHP Şiir Yarışmasında “Cebbaroğlu
Mehemmed” adlı şiiriyle birincilik ödülüne layık görülmesiyle tanınan İlhan, Türk
edebiyatının önemli isimleri arasına girdi. Garip Akımı ve İkinci Yeni şiirine
karşı çıkan şair, “Mavi” veya “Maviciler” olarak tanınan toplumcu gerçekçi şiir
akımını başlattı. 11 Ekim 2005 tarihinde ise hayata gözlerini yumdu.
Kaynaklar
- http://www.edebiyatogretmeni.net/attila_ilhan.htm
- http://www.biyografi.net/kisiayrinti.asp?kisiid=1116
- http://www.biyografi.net/kisiayrinti.asp?kisiid=2327
- http://www.colpanilhan.com/
- http://www.biyografi.info/kisi/sadri-alisik
- http://www.biyografist.com/biyografiler/Sadri-Alisik-biyografisi.html
- http://www.baylangida.com/baylanin-oykusu.php
- http://www.mabel.com.tr/#/HAKKIMIZDA-02-00/
- http://beta.eksisozluk.com/mabel-cikolata--931643
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder